Âşık Remzâni

 

 

 

 

A   -   E

 

-1-

Açıldı güller öter bülbüller

Hasretim kavuştur Hünkar`ım bizi

Yeter bu ayrılık cana kar etti

Hasretim kavuştur Hünkar`ım bizi

 

Hasretlik bizimle giderse böyle

Bize yardım et Cenabı Mevla

Sabret gönül çilemiz böyle

Hasretim kavuştur Hünkar`ım bizi

 

Gün geçti ay geçti nice yıl geçti

Yaraladı bu ayrılık sinemi deşti

Yine akşam oldu bu günde geçti

Hasretim kavuştur Hünkar`ım bizi

 

Remzâni  der kavuşursam yarime

Bir dileğim var cananıma Pir ime

Bitsin bu ayrılık koyma yarına

Hasretim kavuştur Hünkar`ım bizi

 

-2-

Adem adem mi olur taşlanmayınca

Fidan meyve vermez yaşlanmayınca

Her kulak avazmı duyar seslenmeyince

Özü sadık kalbi bütün olmazsa

                                           

Hakk`ı bulam dersen gel canım taşlan

Pak eyle gönlünü herkesi haşlan

Bu bir üstad-ı kamil onunla aşlan

Saflaşmış ruhunda kötün olmasın

 

Ara bul mürşidi müşkilin kansın

Kurutma çiçeğin bahçen sulansın

Hakk ı bul Hakk tan kısmetin gelsin

Sürüne yozlar katan olmasın

                                    

Ustadımdır Sefil Edna Pazar eyledim

Aşkına düştüm gönül eğledim

Remzâni  hanemde mehman eyledim

Sakla cevherimi kapan olmasın

 

-3-

Ademin ilmini taşıyım dersen

Evvela nefsinden geçmeli gönül

Eğer doğru bir yol arayım dersen

Hakk`ı hakikatı seçmeli gönül

 

Ademin dersini okuyan anlar

Mecliste kamiller kelamı dinler

Arı kovanında balına inler

Balı zehirden seçmeli gönül

 

Canını verki cemal bulasın

Tanı sen kendini adem olasın

Hakikatın bahçesine giresin

Gül gibi kokarak açmalı gönül

 

Adem Beytullah`tır devahın eyle

Bul Tur-ı Sina`yı Musa`dan söyle

Remzâni  der Hakk`ın kelamı böyle

Ara mürşidini seçmeli gönül

 

-4-

Ali`dir Kur`an`da sure-yi Rahman

Ali`dir her an zihnimde Süphan

Ali`dir her cisimde bir can

Her an çağırırım Ali`dir Ali

                             

Ali`dir her dinimde imanım

Ali`dir damarda çağlayan kanım

Ali`dir ruhumda mehmanım

Her zaman yanımda Ali`dir Ali

 

Ali rehberimdir Ali yolum

Ali sağımdır Ali solum

Ali aşkına Ali`ye kulum

Her zaman mende Ali`dir Ali

                             

Ali`ye canımı eyledim burak

Ali etimdir Ali tırnak

Ali burundur Ali kulak

Her zaman mende Ali`dir Ali

 

Ali`dir lokmam Ali`dir aşım

Ali den doğdum Ali`dir yaşım

Ali`dir gözlerim Ali`dir kaşım

Her zaman yanımda Ali`dir Ali

                            

Ali`dir baharım Ali`dir yazım

Ali`dir nutkum Ali`dir sözüm

Ali aşkına öter bu sazım

Her an mende Ali`dir Ali

 

Ali`dir ağzımda söyleyen dilim

Ali`dir ellerim Ali`dir kolum

Ali`ye doğru gider bu yolum

Her zaman mehmanım Ali`dir Ali

                             

Ali`dir başla beynimde dolaşan

Ali`dir sinamda durmadan coşan

Ali`dir pak evrahlara ulaşan

Her an mende mehman Ali`dir Ali

 

Padişahım Allah`ım dır Remzâni  menem

Kemikte ilikte yaşıyan tenem

Ali müsahibimdir verirem önem

Şu beyaz kanımda mehman Ali`dir Ali

 

-5-

Arla namus şişesini

Kırabilirsen gel gel

Bu bir gizli can kafesi

Örebilirsen gel gel

                            

Hak yolunu görmek dile

Böyle fırsat geçmez ele

Mecnun gibi sen de çöle

Girebilirsen gel gel

 

Şu aleme gafil bakma

Gel kendini nara yakma

Mansur geldi Enel Hakk’la

Gelebilirsen gel gel

                           

Nice başlar gitti çölde

Yalın kılıç döner elde

Hak uğruna kanlı göle

Dalabilirsen gel gel

 

Cehennemin narı bizde

Söndürecek varı bizde

Remzâni `nin yari bizde

Sarabilirsen gel gel

 

-6-

Arz eyleyip geldim Aziz Baba`ya

Sultanlar sultanı görmeye geldim

Yüzüm sürdüm eşiğinin taşına

Sultanlar sultanı görmeye geldim

 

İsmin Aziz ama kendin sultansın

Noksanımıza kalmayan yüce ummansın

Sen dertlerimize hem dermansın

Sultanlar sultanı görmeye geldim

 

Anda baksan cümle alemi görensin

Günahkarım günahımı bilensin

İsteyenin muradını verensin

Sultanlar sultanı görmeye geldim

 

Bazı evlatların muradın ister

Umudum sende cemalin göster

Ustadımız Sükutü gel deyip sesler

Sultanlar sultanı görmeye geldim

 

Sana inanmayan mutlak kafirdir

Her insan anlamaz bu gizli sırdır

Karkında yatan aziz balımdır

Sultanlar sultanı görmeye geldim

 

Çalışanlar olur hasların hası

Hünkarım aşkına tutarım yası

Müminler eline doldur ver tası

Sultanlar sultanı görmeye geldim

 

Yana yana bu dert bizimle gider

Müminler hak için bu yolu güder

Sultanım himmet et Remzâni metini eder

Sultanlar sultanı görmeye geldim

 

-7-

Aşık oldum aşka düştüm

Hiç gülmedim hiç gülmedim

Nice geldim nice geçtim

Hiç gülmedim hiç gülmedim

 

Aşıkların böyle derdi

Ümitlerim yere serdi

Çekilmeyen bir dert verdi

Hiç gülmedim hiç gülmedim

 

Gurbet ele attı bizi

Bir kuş gibi yuttu bizi

Sağa sola sattı bizi

Hiç gülmedim hiç gülmedim

 

Mansur gibi çıksam dara

Eyüp gibi sinem yara

Gece gündüz ahu zara

Hiç gülmedim hiç gülmedim

 

Gönül bağım soldu geçti

Güllerini yoldu geçti

Remzâni  der ömrüm geçti

Hiç gülmedim hiç gülmedim

 

-8-

Aşk bağının gülün deren

Dostlar merhaba merhaba

Hak yoluna canlar veren

Dostlar merhaba merhaba

 

Hep bağlıdır bir ikrara

Gerçek erer o didara

Enel –Hakk’la Mansur dara

Dostlar merhaba merhaba

                                             

İkrarımız kadim böyle

Rıza ile Pazar eyle

Yardımcımız ulu Mevla

Canlar merhaba merhaba

 

Gece gündüz hiç yatamam

Yazmakla anlatamam

Asla sizi unutamam

Yarler merhaba merhaba

 

Remzâni` nin derdi arttı

Gelip gönülleri tarttı

Dostlardan yükün tuttu

Canlar merhaba merhaba

 

-9-

Aşka düştüm divaneyim

Hak yolunda avareyim

İsmim cismim zerrem yok

Bu halimle acep neyim

 

Seyrettim halim böyle

Bul Kabe`yi tavaf eyle

İshak`a erdi bir koç

Sen serini kurban eyle

 

Gönlümde bağım bostan

Haber geldi bize dosttan

Şu gönlümüz aç n´olur

Kurtar bizi böyle yastan

 

Hünkar yoluna gireyim

Canım kurban vereyim

Gafil koyma bizi böyle

Günahkar bir kul gedayım

 

Remzâni  yanar böyle

Aşkınla döner böyle

Bana tabip kar eylemez

Sen melhemsin kerem eyle

 

-10-

Aşkın ateşine yanayım dersen

Hakikat sırrına ermeli gönül

Can ile başım vereyim dersen

Doğru bir ummana dalmalı gönül

 

Beyhude ömrünü geçirme belde

Küheylanım diye yorulma yolda

Leyla`yı bilmezsen boş gezme çölde

Mecnun`un Mevlası`n bulmalı gönül

 

Ara ustadını bulursun belki

Sana giydirirler ateşten kürkü

Ekilir tohumun yaparsın herki

Bu aşkın çiftini sürmeli gönül

 

İlm-i cavidandan haber alırsan

Bağlanıp da bir ustada kalırsan

Gerçek meydanından bir pay alırsan

Hakikat şehrine dalmalı gönül

 

Terk eyle dünyanın vefası yoktur

Sevdası nazı kahırı çoktur

Remzâni  sözlerim bilene haktır

Ölmezden evvel ölmeli gönül

 

-11-

Aşkın ateşine yanmayan aşık

Alemde kendini satar olmasın

Bahri olup ummana dalmayan aşık

Gördüğü sulara yatar olmasın

 

Arıyım der peteklerden bal verir

Hayal bahçesinden sana gül verir

Papağan gibi lisan öğrenmiş dil verir

Her köşe başında öter olmasın

 

Çesmeyim der durgun akmaz bulanır

Köşe köşe yalan satar dolanır

Bir üleş görürse hem kargalanır

Daha bundan ala beter olmasın

 

Yalancı insanın olmaz imanı

Hakk’a yoldaş etsen çıkmaz gümeni

Başında kışı var gitmez dumanı

Kendini bol bol satar olmasın

 

Remzâni  dersin al böyle işlerden

Kendini esirge gelen kışlardan

Noksanın  düzelt bu serhoşlardan

Gaflet uykusuna yatar olmasın

 

-12-

Aşkın deryasına dalayım dersen

Hakkın kabesini bulmalı gönül

Erem dersen lezzetine tadına

Arı olup peteğe girmeli gönül

                                   

Bu bir kürre-yi arzdır pişirir seni

Tanı sen ruhunu kurtarır teni

Mürşidine teslim eylersen canı

Ölmezden evvel ölmeli gönül

 

Sinam ateşinde pişirdin aşı

Göründü cemalin hüsnü güneşi

Bir ismin Ali Doğan Bektaş`ın eşi

Solmadan bir gülü dermeli gönül

                                     

Her vakit her zaman gönlümde Süphan

Yuğurdun balçıktan eğledin ihvan

Samimi sinamda edeyim mehman

Aşkın pazarına girmeli gönül

 

Remzâni  aşkın pazarı böyle

Dert ehli buldukça halini söyle

Adem de Beytullah devahın eyle

Bu gizli cavidana ermeli gönül

 

-13-

Aşkın gizli kapısını

Açabilirsen gel beri

Türlü libas kumaşını

Biçebilirsen gel beri

 

Bu gördüğün Hakk`ın yolu

Nurla dolu sağı solu

Sabır nefsin doğru yolu

Geçebilirsen gel beri

 

Başımızda tacımız var

Adem den mihracımız var

Güruh lerde Naci`miz var

Seçebilirsen gel beri

 

Lü`l u mercan akar gözden

Cağırışırız hep bir özden

Kırklar`ın geçtiği izden

Geçebilirsen gel beri

 

Muhammed`le Ali bizde

Hacı Bektaş Veli bizde

Remzâni  der dolu bizde

İçebilirsen gel gel

 

-14-

Aşkından perişan oldum

Halimden anlayan yok

Söylesem gönül anlamaz

Derdimi soranım yok

 

Ben deli divane oldum

Açmadan çiçeğim soldu

Bülbül olsam bahçesine

Gülüne kurban oldum

 

Ereydim kapısına

Aşık oldum yapısına

Katılaydım kokusuna

Goncalarım bulaydım

 

Nice olur bu halim

Nere gider acep yolum

Dertlidir Remzâni  kulun

İlacımı bulaydım

 

-15-

Ayrılık günleri erişti bize

Dostlar hakkınızı helal eyleyin

Gurbetin dertleri çok yara açtı

Canlar hakkınızı helal eyleyin

 

Şu gamlı gönlümüz açılmaz oldu

Felek bir geçit kurdu geçilmez oldu

Ayrılık zehirmiş içilmez oldu

Dostlar hakkınızı helal eyleyin

 

Kimse bilmez efkar ile halimi

Söylesem anlamaz dertli dilimi

Felek kıldı bize böyle zulümü

Canlar hakkınızı helal eyleyin

 

Ayrılık vadetmiş gülmüyor yüzüm

Yollarımız ıradı çeken yok nazım

Ağlamaktan hiç durmuyor şu gözüm

Dostlar hakkınızı helal eyleyin

 

Remzâni  dertlerin niçin bitmiyor

Gamlı yaslı günlerin her dem gitmiyor

Soldu güllerimiz bülbül ötmüyor

Canlar hakkınızı helal eyleyin

 

-16-

Ayrılık zamanı veda gününde

Dostlar dua ile gönderin bizi

Yaren yoldaş bacı kardaş sağ olun

Dostlar dua ile gönderin bizi

 

Dosttan geldik dosta gider yolumuz

Dosta kurban olsun şirin canımız

Aşktan başka yoktur servet malımız

Dostlar dua ile gönderin bizi

 

Mü`min müslim böyle ikrar güdelim

Canu dilden Hak yoluna gidelim

Gelin yolculara dua edelim

Dostlar dua ile gönderin bizi

 

Ali kardeş Hızır yoldaşımız olsun

Bu hasretlikle çilemiz dolsun

Gönlümüz hep birden şadıman olsun

Dostlar dua ile gönderin bizi

 

Noksanımız çoktur kabul eyleyin

Bize hakkınızı helal eyleyin

Gariptir Remzâni  selam söyleyin

Dostlar dua ile gönderin bizi

 

-17-

Bahar geldi sürülerin otlanır

Akar derelerde sular merhaba

Kuzular meleşir koyun sütlenir

Çimeni yeşermis yollar merhaba

                              

Aşka gelmiş çoban kaval vuruyor

Bu dünya içinde dünya kuruyor

Mor koyun çobana bakıp duruyor

Dertli dertli öten diller merhaba

 

Bizede o yaylalar harammı oldu

Demli muhabbetli devranlar noldu

Açmadı bağlarımız çiçeği soldu

Mecnun’un kaybeden çöller merhaba

                              

Bir name göndermiş garip Engünü

Dört gözle bekliyoruz o günü

Hünkar`ım kavuşsun bize dar günü

Kokusun getiren yeller merhaba

 

Remzâni  gariplik sana da uymuş

Aşıksın dostuna herkesler duymuş

Alnımıza yazılan yazı buymuş

Taktirim taylayan erler merhaba

 

-18-

Baka baka yollarını gözledim

Bekletme sultanım gelesin gayrı

Bu aşkınla şu gönlümü gizledim

Bekletme sultanım gelesin gayrı

 

Saya saya bitmez oldu günlerim

Gece gündüz ah ederek inlerim

Göz yaşımdan arşa çıktı ünlerim

Bekletme sultanım gelesin gayrı

 

Gece gündüz hayaline yıldığım

Günahkarım günahımı bildiğim

Gelecektin batınımda gördüğüm

Bekletme sultanım gelesin gayrı

 

Ayrılıp ıradan gittin buradan

Tez günde kavuştur bizi yaradan

Hünkarım ayırma Remzâni `yi sıradan

Bekletme sultanım gelesin gayrı

 

-19-

Bedehşan elinde bir bağa girdim

Öter şeyda bülbül gülşene düştü

Derdinden inliyor bavan olanlar

Aşığın feryadı gözyaşa düştü

 

Durmadan akıyor o bağın suyu

Derya-yı ummandan geliyor suyu

Herkes gider amma alamaz payı

Zemzemin kudreti nişana düştü

 

O bağın ağacı meyvası tatlı

Kimi yaya koşar kimisi atlı

Kimi de ah eder kimi firgatlı

Kimi de dertle perişana düştü

 

Yeşerten yeşertmiş bu ili bağı

Eğer Adem isen kaçırma çağı

Önüne rastlarsa bu aşkın dağı

Fark eyleki coşan coşana düştü

 

Remzâni  kaçırma fırsatı elden

Ar edip çekinme utanıp elden

Öyle bir kısmet alki olmasın gölden

Tanı mürşidini şaşan şaşana düştü

 

-20-

Ben biçare divaneyim

Aşk elinden avareyim

Nere gidem nerde kalam

Baştan aşağı yareyim

 

Yar sesimi duymaz oldu

Artık bana uymaz oldu

Bu dert bende böyle gider

Oda halden bilmez oldu

 

Söylemem dilim durmaz

Dert açsam kimse bilmez

Şu sinemden yaralıyım

Muhanet halimi sormaz

 

Remzâni  derdin sende kalsın

Çağırki tabibin gelsin

Aç yarene melhem olsun

Sen şifanı bul gayrı

 

-21-

Ben bu nefsin elinden nereye gitsem

Çıkar karşımada bakar hey canlar

Hiç fırsat vermeden bendini tutsam

Coşar seller gibi akar hey canlar

 

Bağlıdır suyum dönüyor çarkım

Yıkılmaz temeli sağlamdır harkım

Bu nefsin elinden çıkmıyor korkum

Eser deli deli yıkar hey dostlar

 

Nefsini terbiye et yokla kendini

Gel temiz eyle yıka bendini

Hak sende mehman ara kendini

Elinde bendesi bakar hey dostlar

 

Dünyaya gelmişiz imtahan için

Yaradan Allah bilir hep suçun

Dersinizki birde nefisten kaçın

Kancayı belinden takar hey dostlar

 

Böyle böyle bu halimiz nolacak

Amel derdimiz bir gün dolacak

Remzâni  der nefsinle savaş olacak

Kötülük ortadan kalkar hey dostlar

 

-22-

Ben de şu dünyada ölmek isterdim

Cesedim koymaya sal bulamadım

Diledim ki cenazem yıkansın

İçimi dışımı yıkayacak el bulamadım

 

Doğru dil tatlıdır ötebilirsen

Bu bir rıza lokmasıdır yutabilirsen

İlm-i ledün dersidir satabilirsen

O makama gidecek yol bulamadım

 

Bu bir gizli derttir çekenler demez

Bu hesap başka şeylere benzemez

Remzâni  bildiğin her yerde demez

Ahdına sadık kul bulamadım

 

-23-

Bir güzelin aşıkıyım ey canlar

Şu garip halimi sormaz insafsız

Gece gündüz zari zari inlerken

Şu kanlı yaşımı silmez insafsız

 

Aşığı sadığı düşürdün derde

Saklarsan kendini bir pinhan yerde

Elif be`ye uğradı makam-ı sırde

Zemzem-i aşkından vermez insafsız

 

Nur-u hidayetin doğdu dolundu

Sure-yi Rahman`dan payın verildi

Bunca mü`minlerin başa derildi

Aşkıyla yananı görmez insafsız

 

Rahman`da Rahim`sin gördüm celili

Mü`mine doğarsın Hünkar delili

Adem e sır eyledin Kabe-i Halil-i

Hem var eder halimi görmez insafsız

 

Remzâni  bu alemi bilenler bilsin

Lam elif sureyi ye ile bulsun

Gönül kabesinde namazın kılsın

Kaf gelir kemale görmez insafsız

 

-24-

Bir güzelin hasretiyle derdiyle

Şu yanan sinamın ateşi sönmez

Çekseler dara etseler berdar

Gönül aşık olmuş vallahi dönmez

 

Kerem gibi küllerimi uçursan

Ferhad gibi dağ yardırıp aşırsan

Mecnun gibi göz yaşımı taşırsan

Yanar aşk ateşim vallahi sönmez

 

Huri melek soyu belli gözünden

Bir aydınlık nuru doğar yüzünden

Lü’lü  mercan akar ballar sözünden

Gördü gözüm seni başka Allah`ı görmez

 

Remzâni  der dertlerimiz bitmiyor

Yar sevdası şu sinemden gitmiyor

Yanar ateşimiz duman tütmüyor

Derya yı bağlasan vallahi sönmez

 

-25-

Bizde arz eyledik Ulu Dergah’ı

Pirim cemalini görmek ister

Açılmıştır has bağının gülleri

Ol domurcak gülden dermek isteriz

                                               

Kokar olur ol bağının gülleri

Baldan tat verir pirin dilleri

Yedi iklimden gelen dost bülbülleri

Bizde ol didarı görmek isteriz

 

Remzâni  der cemalini göreyim

Bu şirin canımı sana vereyim

Ruhlar bezm-i alemine varayım

Sinanı sinama sarmak isteriz

 

-26-

Boş havada ne gezersin

Gel ademe gel ademe

Dağda taşta ne sezersin

Gel ademe gel ademe

 

Elvan elvan güller sende

Tatlı öten diller sende

Şah`a giden yollar sende

Gel ademe gel ademe

 

Gece sende gündüz sende

Cem-i eşya dümdüz sende

Hakk`ı zikreden söz sende

Gel ademe gel ademe

 

Senden doğar güneş le aylar

Verilir kısmetler paylar

Gör ki senden akar çaylar

Gel ademe gel ademe

 

Aşktan aldık biz bu hızı

Kimler çeker böyle nazı

Sendedir baharı yazı

Gel ademe gel ademe

 

Kürre ile arzı sende

Kılar isen farzı sende

Remzâni `nin nazı sende

Gel ademe gel ademe

 

-27-

Boşuna güvenme yalan dünyaya

Mecnun gibi aşığı deli etmedi mi

Ferhat Şirin için yardı kayayı

Akıtıp göz yaşın sel etmedi mi

 

Kardeşleri Yusuf`u kuyuya attı

Kervancı çıkartıp ``kul`` diye sattı

Babası Yakup da çok feryad etti

Mısır`da Yusuf`u kul etmedimi

 

Hazreti Eyüp de çekti çileler

Tenindeki kurtlar kanını emer

Kafir Şeytana düştü hileler

Zekeriya hızarla biçilmedi mi

 

Hazreti Nuh`a verildi tufan

Doğruyu buyurdu ol Kani Süphan

Havayı azdırdı o zalim Şeytan

Adem de cennetten sürülmedi mi

 

Remzâni  bunlar gerçektir ey can

Ali`yi de şehit eyledi Milcan

Hüseyin`e kast eyledi zalim Zülçavşen

Hak Ehl-i Beyt`in zay etmedi mi

 

-28-

Bu gece düşümde gördüm cananı

Seyrettim haline bezenmiş nuru

Dedim cemalına niyaz eylesem

Söyledi gel beri eyle tecelli

 

Aydan şule olmuş güneş yarısı

Zanettim koynumda nurun birisi

Mah hitap gül olmuş naci sürüsü

Sürüler sultanı sensin sultanım

 

Cemalında benler bir yıldız gibi

Gözlerin güle bakan bülbül gibi

Kipriklerin ok olmuş gamze tel gibi

Kaş ortasında ahtım kaldı cananım

 

Dudakların mehtap nefesin gonca

Dillerin bülbül olmuş düşlerin nice

Sana aşık oldum gündüz ve gece

Cemalından ayırma beni cananım

 

Kaşların lam elif saçların sünbül

Kulakların kubbedir burnunda sünbül

Kapında Remzâni olaydım kul

Didarından ayırma beni sultanım

 

-29-

Bülbülün feryadı gülün dalında

Aşığın feryadı aşkın yolunda

Dertliler dermanın bulur yanında

Sana çağırıyorum İmam Hüseyin

 

Şeriat tarikatı kuransın

İsteyenin muradını verensin

Bavanımda güllerimi derensin

Sana çağırıyorum İmam Hüseyin

 

Nebileri velileri aşıran

Aşıkları sadıkları coşturan

Nice deli nice us`lu pişiren

Sana çağırıyorum İmam Hüseyin

 

Mü`minleri marifete yar eden

Sadıkları bir ikrara dar eden

Remzâni `yi hakikata zar eden

Sana çağırıyorum İmam Hüseyin

 

-30-

Cennette cenanım lü`lü gevherim

Bekletme sultanım eğlenme tez gel

Sensin Mevla ‘dan bütün dileğim

Bekletme cenanım eğlenme tez gel

 

Hasretinden gecelerim dar oldu

Bülbül gibi şu günlerim zar oldu

Sizlerden ayrılmak bize zor oldu

Gönülde mehmanım eğlenme tez gel

 

Bahar geldi bülbüllerim ötmüyor

Gönlümüzde hasretliğin yatıyor

Yar ateşin alevlendi tütüyor

Canda cenanım eğlenme tez gel

 

Bunca muhiplerin gözü yollarda

Hayaliniz söyleniyor bütün dillerde

Eğlenipte kalmayasın bellerde

Kırklar’da sultanım eğlenme tez gel

 

Erenlerin gerçek izi sendedir

Garip Remzâni ’nin gözü sendedir

Kerbela Şahı’ nın sözü sendedir

Divanda şefaatim eğlenme tez gel

 

-31-

Çesm-i lihanına edeyim nazı niyazımı

Gel fıraşet etme çek bu nazımı

Hasretinle coşa geldi derya-yı Nil

Kabul kıl gel pervazımı

 

Ateş-i suzanımla deryana düştüm yanarım

Dest-i kudretinle bir bade sun kanarım

Mest-i hayranımla aşıkım men sana

Mabud-i mehdabımsın her an seni ararım

 

Gül cemalin hatleri gösteriyor cenneti

Gözlerinin noktasında var edersin hikmeti

Şu leblerin mucizesi noktayı bayi bir eder

Remzâni  her an sende gördü bu nur-i hidayeti

 

-32-

Çok değişti bu dünyanın düzeni

Nolur bize bir sahip gönder ya Rab`bi

Git gide bozuldu insan aziyor

Bu perişanlığa bir önder ya Rab`bi

 

Kimisi riyakar kimisi yobaz

Yün yapamaz ördekle kaz

Korkarlar bülbül gibi veremez avaz

Bu devranı birden dönder ya Rab`bi

 

Dünyaya duyuldu yobazlar namı

İslamın şartını anlamaz arıyor cami

Yalancı insanın olmaz imanı

Onların gözleri minder ya Rab`bi

 

Hakikat gerçekler çıktı aradan

Doğru dürüst ademler sıradan

Bu durumları görüyorsun sen yaradan

Herkes kendi kendine dindar ya Rab`bi

 

Remzâni  der bu suvaller sorulur

Bir gün olur gerçek düzen kurulur

Nice sahiplerimiz gelir görünür

Çok sallandırırsın o zaman berdar ya Rab`bi

 

-33-

Çoktan beri dostlar yüzün görmedik

Hayali aşkla görmeye  geldik

Şu garip gönlümüz kavuştu size

Hal ve hatırınız sormaya geldik

                                             

Yollarımız  ırak gönüller yakın

Cilvesi nazı çoktur bu Hakk’ın

Garipler gönlünü incitmen sakın

Tatlı dilleriniz görmeye geldik

 

Mümin müslim bir araya derildi

Kısmetli canların payı verildi

Dostlar bağının gülü göründü

Hasretim aşkından dermeye geldik

                                            

Muhammed Ali’nin yolun tutalım

Evrahı birbirine katalım

Kötü huylarımız tutup atalım

Böyle dosta canımız vermeye geldik

 

İkrarlılar bir katara düzülür

Canla başı veren dostlar yazılır

Bir gün olur bu düğümler çözülür

Nurlu cemaliniz görmeye geldik

                                            

Bir bağa derilmiş çiçeği gülü

Ötüşür kuşları ağlar bülbülü

Aşıktır Remzâni  bırakmam yolu

Can içimde canım vermeye geldim

 

-34-

Diyarı gurbette gam çekme sazım

Badişahı özleyen diller ağlasın

Dertli sinam efkarlanıp coşunca

Aşkınla çırpınan teller ağlasın

                                    

Şu göğsünden sadelerin dökülür

Düzen için kulakların bükülür

Menim de gurbette ömrüm sökülür

Demli muhabbetli yıllar ağlasın

 

Bunca aşıkların neydi derdi

Ferhat Şirin için kayayı yardı

Hüseyn’in yaresine kim melhem sardı

Al kan ile coşan çöller ağlasın

                                    

Feryadı ahımdan tellerin ağlar

Didemiz yaşı durmadan çağlar

Bu aşkın elinden çözülmez bağlar

Badişaha kavuşan diller ağlasın

 

Gamlı perdelerin perişan oldu

Hasretini çeken dostlar ne oldu

Remzâni  aşkıyle bak neler oldu

Arısız kovanda ballar ağlasın

 

-35-

Eğer Hakka aşık olayım dersen

Sırrı sır eyle sırlan hey kardeş

Ali`nin sırrına ereyim dersen

Sırrı sır eyle sırlan hey kardeş

 

Muhammed Ali`nin hakikat yolu

Eğer Adem isen kendini tanı

Kimselere eylemiyesin böftanı

Sırrı sır eyle sırlan hey kardeş

 

Bu gizli aşktır bilen söylemez

Söyleyende bu didara eremez

Bakar ama kördür Hakkı bulamaz

Sırrı sır eyle sırlan hey kardeş

 

Sende sırlı olan Allah`ı görsen

Aşkıyla haki olup serini versen

Pişirdiğin lokmayı hem kendin yersen

Sırrı sır eyle sırlan ey kardeş

 

Adem ol Remzâni ilmini taşı

Sana tecelli etti Hakk`ın güneşi

Cümle eşya ademe kul, gördün bu işi

Sırrı sır eyle sırlan ey kardeş

 

-36-

Ela gözlerine kurban olduğum

Hayali Gönlümden ayrılmaz oldu

Bavan olsa  has bahçene girmeye

Gonca güllerine kurban olduğum

 

Cemalin nurundan ziyamı aldım

Şükür hamdolsun inandım kandım

Buydu muradım maksuda erdim

Türlü libasına  kurban olduğum

                                     

Saçıldı le bin den türlü cevherin

Sana kurban olsun canla serim

Gözümüz yolunda gelesin pirim

Ulu dergahına kurban olduğum

 

Çektim hasretini sefama erdim

Hak kısmet eyledi cemalın gördüm

Ulu dergahına yüzümü sürdüm

Amber kokusuna kurban olduğum

 

Hünkar’dır isteyenin muradın veren

Bakmadan alemi seyredip gören

Remzâni  kulundur kapında ölen

Nurlu cemalına kurban olduğum

 

-37-

Elif ismini zikreylerim her zaman

Be binamızı kurdu bir tamam

Te ile Se`de buldum ben iman

Bugün muradıma erdim erenler

 

Cim cemalimizi bize bildirdi

Ha ile Hi`dan erkan sordurdu

Dal, Zel`e uğradı murat aldırdı

Bugün muradıma erdim erenler

 

Ri, Ze üstünden ayrılmaz oldu

Sin`de Şın`da ışığımız bir tamam oldu

Sat da Dat üstünde muradım buldu

Bugün muradıma erdim erenler

 

Tı ile Zı`dan zihnim açıldı

Ayn`la Gayn`da rahmet saçıldı

Fe üstünde Ab-ı Kevser içildi

Bugün muradıma erdim erenler

 

Kaf da Kur`an`mış bildim ezeli

Kef`de Lam`da buldum aynı güzeli

Mim`de Nun üstünde bulundu Ali

Bugün muradıma erdim erenler

 

Vav`da vakitler bir tamam oldu

He`de apdest namazın kıldı

Remzâni  dermanın hem Ye`de buldu

Şükür muradıma erdim erenler

 

Not:  Bu şiir arapça harflerden yola çıkılarak yazılmıştır.

 

-38-

Erenlerle Cem`imiz var

Görebilirsen gel beri

Yar için yaremiz var

Sara bilirsen gel beri

 

Türlü türlü huyumuz var

Bilinmeyen sayımız var

Hakk`tan gelen payımız var

Yiye bilirsen gel beri

 

Dinlenecek sazımız var

Kulak ver ki sözümüz var

Kahır ile nazımız var

Uya bilirsen gel beri

 

Gör ki naci soyumuz var

Akar zemzem suyumuz var

Gerçeklerle payımız var

Vere bilirsen gel beri

 

Remzâni  böyle sitemin

Dostlardan gelir demin

Süreriz Ali Muhammed Cem`in

Gire bilirsen gel beri

 

-39-

Evliyalar evliyası

Hacı Bektaş, Hacı Bektaş

Horasan`da tuttun yolu

Hacı Bektaş, Hacı Bektaş

 

Horasan`da tuttun yolu

İmam Kazım Musa kolu

Muhammed`den aldın dolu

Hacı Bektaş, Hacı Bektaş

 

Güvercin donuna girdin

Kadıncığa selam verdin

Destur edip Rum`a geldin

Hacı Bektaş, Hacı Bektaş

 

Yumruk vurup taşı deldin

Dar-ı çeç`de namaz kıldın

Doğru bir erkan yol kurdun

Hacı Bektaş, Hacı Bektaş

 

Şu aleme güneş baktın

Gönüllere ışık yaktın

Aşıkları aşka soktun

Hacı Bektaş, Hacı Bektaş

 

Erenlerin gözü sensin

Arif lerin sözü sensin

Remzâni `nin nazı sensin

Hacı Bektaş, Hacı Bektaş

 

-40-

Ey adem avare gezme cihanda

Vücut pazarından sermayene bak

Çeşmeler akarken kabını doldur

Senden akıp taşan zemzeme bak

 

Sendedir aranan varlığın hepsi

Senden açılır Hakk`ın kapısı

Eline vermişler vücut tapusu

Sana girip saklanan can cana bak

 

Üç sünneti yedi farzı sendedir

Dört kapı kırk makam arzı sendedir

Kemalet ehli ol kalem yazı sendedir

Damla damla akan dem deme bak

 

Bahçe sende bağ sende bülbül sendedir

Vücut bağında açan güller sendedir

Sana seslenen yakın diller sendedir

Ruhların birleştiği kan kana bak

 

Başka kapı arama vücuduna bak

Seni kendi eliyle yuğurmuştur Hak

Remzâni  kapının kuludur mutlak

Yabanda arama sen sana bak

 

  

 

 

                                          -  Ana Sayfa  -